27 Mayıs 2012 Pazar

Özlemek

Hani dünü özlersin bazen, geçmişte yaşadığın güzel şeyleri. Bazılarıda geleceği özler geçmişine dönmek istemez umudu vardır gelecek ile.Kimi eski sevgilisini özler, kimi dostunu, kimi ailesini özler, kimi kaybettiği yakınlarını, ölen köpeğini, kaçan kuşunu özler. Eskiden olduğu kişiyi özler.



Özlemek acıtır insanı, bir parçan kayıptır. Fakat özlediğin zaman bir şeye değer veriyorsundur, bir şeyi seviyor ve istiyor. Ve hissettiğin bütün acıya, sıkıntıya rağmen özlediğin şeye kavuşabilecek olmanın mutluluğu vardır bazılarının. Bazılarında belirsizliğin karmaşası. Bazılarında da özlediği şeye hiç kavuşamıcak olmanın bitkinliği. Yinede güzel bir histir tüm acıya rağmen bir şekilde. Bence en kötüsü özleyecek bir şeyi olmayan insandır. Zordur, pişmandır, yorgundur ve üzgündür hep. Öyle olmadığım için çok şanslıyım çünkü özlüyorum. Bunu neden yazdım onuda bilmiyorum, sebebi yok yazdım gitti!

25 Mayıs 2012 Cuma

Ney?

Yalnız olmak var, yalnız hissetmek var. Sanırım hiç yalnız olmadım yanımda ya ailem yada arkadaşım oldu hep çoğu anımda. Yalnız olmak kötü değil hani en fazla delirir kendi kendine konuşursun olmadı intihar edersin biter, salarsın gider artık kendini. Ama yalnız hissetmek yokmu.. İnsanın deliresi geliyor ama kendini bırakamıyor, etrafında insanlar sorumluluklar falan filan iyi olmak zorundasın..

Hayatın hep bir rengi var bazen bembeyaz gelir sana bazen pembe bazen kızarsın kızarır herşey, bazen bir gün batımında pastel olur bütün renkler keyfimiz yerine gelir. Bazende siyah olur heryer kararır senin gözünden. Hep bir ışık var, ya sabah güneşin gece ayın yıldızların ışığı. Bütün ışığın yokolması, tepende güneş bir yaz sabahı biranı yudumlarken karanlıkta kalmak siyahta kaybolmak yalnız hissetmenin ta kendisi. Hani sanki siyah bir çeper sarmış bedenini etrafında insanlar parmaklarıyla kazıyıp seni kurtarmaya çalışıyor ama beceremiyor kimse sende bekliyorsun bir şey yapamadan, bazen dışarıya bakabilcek kadar kurtuluyorsun ama tekrar sarıyor seni.




19 Mayıs 2012 Cumartesi

Bazı Günler

Bazı günler çok yalnız hissedersin,
Bazı günler çok güçlü,
Bazı günler çok zayıf,
Bazı günler çok heycanlı,
Bazı günler çok farklı,
Bazı günler çok karmaşık,
Bazı günler çok boş,
Bazı günler çok mutsuz,
Bazı günler çok mutlu,
Bazı günler başka biri gibi hissedersin daha birçok şey hissedersin bazı günler, hep çoktur, hep nedensizdir, hep tutarsızdır insan dediğin. Düşündükçe gerçekten ne olduğunu kavrayamamaya başlıyorsun, en azından bana öyle oluyor. Ne oluyo be diyorum kendi kendime dün neydim bugün neyim yarın ne olucam neyim ben. Ben kimim, ben benmiyim?

13 Mayıs 2012 Pazar

Kaybolmak

Karanlıkta tek başına oturup, tamamen karanlıkta. Kaybolmak çok güzel kendi içinde.

8 Mayıs 2012 Salı

Blues mu dedin?




Kaybedenler Kulübü isimli film ile tanıdım bu grubu. "Steady Fingers" tamamen türk ve ben uzun süre buna inanamadım. Sanki Missisipiden çıkmış gibi blues yapıyorlar. Ve uzun süredir hastalarıyım bu kişilerin. Bu paylaştığım parçada benim ninnim oldu adı gibi, bunla uyuyorum bir kaç gündür. Dinleyin dinletin!

Tembellik

Finaller yaklaştı, çılgınca ders çalışmam lazım. Şuan yanımda ders notları açık ama ben bloguma yazmayı tercih ediyorum. Ah şu tembellik olmasa çok büyük adam olabilirim, bir de bahar zımbırtısı eklendi yatmaktan başka birşey yapamıyorum. Bir yanımda aile hukuku bir yanımda okumak için çırpındığım kitap diğer yanımda gitarım ve davulum hiçbirine vakit ayıramıyorum.



Ah şu tembellik! Hayatımızda ne kadar büyük bir yer kaplıyor. Kendimi bildim bileli kurtulmaya çalışmışımdır. Yüzdeye vurursak yaşadığım hayatımın yüzde 50si tembellikle geçmiştir ki uyuduğum zamanları saymıyorum. Bunu yaparken kaybettiğim zamanı birşeylere çalışarak, odaklanarak, uğraşarak geçirsem bana ne kadar yararı olacağının o konuda nasıl uzmanlaşabileceğimin istediğim şeyleri yapabileceğimin farkında olmam çok ironik. Bunun bir çaresini bulabilen varsa lütfen bana ulaşsın anlatsın, kurtulmak istiyorum şu durumdan. Aman yada boşver nasıl olsa büyüyünce geçer!